Claude Debussy’nin Hayatı

Loading

20. yüzyılın en önemli izlenimci bestecisi, tam adıyla Achille-Claude Debussy; 22 Ağustos 1862 yılında Fransa’nın Yvelines bölgesindeki Saint-Germain-en-Laye’de dünyaya gelmiştir. Kendine has armonisi ve müzikal yapısıyla dönemin empresyonist ressamlarını ve sembolist şairlerini derinden etkilemiştir. En başarılı eserleri; 1890 ve 1905 yılları arasında bestelediği Clair de Lune, 1894’te bestelediği Prélude à l’après-midi d’un faune, 1902’de bestelediği Pelléas et Mélisande ve 1905’te bestelediği La Mer’dir.

Dengesiz ve zor bir hayata doğan Debussy, ailesiyle Paris’te bir banliyö kasabasında yaşamıştı. On yaşına kadar okula bile gitmemiş olan Achille-Claude’un müziğe olan yeteneği, aynı zamanda Frédéric Chopin’in öğrencisi olan Madame Mauté de Fleurville tarafından Achille-Claude daha dokuz yaşındayken keşfedilmiştir. Madame Mauté de Fleurville’in teşvikiyle 1873’te Paris Konservatuarına giren Achille-Claude orada piyano çalmayı ve beste yapmayı öğrenmiştir. Yedi sene sonra rus milyoner Nadezhda Filaretovna von Meck; piyano dersi vermesi, şan eşliği yapması ve dört el eşliği yapması için onu yanına almıştır. Dört ay boyunca Floransa, Venedik, Viyana ve Moskova’yı ziyaret etmişlerdir. Achille-Claude bu dönemlerde ilk piyano bestelerini yazmaya başlamıştır. Paris’e geri döndüğünde, şan sınıfındaki mimar Marie-Blanche Vasnier’ye aşık olmasıyla erken dönemindeki sanatına hassasiyet katmıştır. Hayatının en büyük ilham kaynağı olan şiirle de 1880’li yıllarda tanışmıştır. 

1884 yılında Grand Prix de Rome yarışmasına “L’Enfant Prodigue” adlı eseriyle katılmıştır ve ödül olarak üç yıl boyunca Roma’daki Villa Medici’de burslu kalma hakkı kazanmıştır. Bu ödül sayesinde yaratıcılığını geliştirme ve Macar piyanist Franz Liszt’le tanışma fırsatı yakalamıştır. Roma’da Paris’teki kadar mutlu olamayan Debussy, ikinci yılının sonunda Paris’e, ilk aşkı Vasnier’nin yanına dönmüştür. Hayatı düşkünlüklerle dolu olan Debussy’nin Gabrielle Dupont ve Rosalie Texier adında sevgilileri olmuştur fakat ikisi de kendi canına kıyınca Debussy, intihar düşünceleriyle çevrelenmiştir. Debussy; Richard Wagner, Alexander Borodin ve Modest Mussorgsky’den çokça etkilenmiştir. Wagner; dönemin sanatçılarını tutkularını ve hırslarını canlandırmaya, duygularıyla gizli hayallerini eksik ve gölgeli bir biçimde aktarmaya teşvik etmiştir. Bu teşvik sonucunda Debussy, Prélude à l’après-midi d’un faune adlı eserini bestelemiştir. Yirmi beş yıllık kariyerinde ortaya çıkardığı her yeni ürün çığır açıcı nitelik taşımıştır. 

1905 yılında gayrimeşru kızı Claude-Emma’nın doğumundan sonra çıkan dedikodular yüzünden İngiltere’nin güneyine, Eastbourne’a taşınmıştır. Hassas kişiliği sayesinde çocuk dünyasını daha iyi kavrayan Debussy, 1908 yılında kızı için Children’s Corner adlı piyano süitini yazmıştır. Daha ileriki yıllarda müzik anlayışını çeşitli yönlere doğru geliştirmenin ve dünyayı daha farklı görmenin sonucunda ilk defa bir çello sonatı yazmıştır ve ilk dönemindeki tarzına benzer yeni bir tarz oluşturmuştur. Bu etkiyle genç, enerjik, biraz da anarşik bir tiyatro oyunu olan; dönemin müzisyen, şair ve ressamları arasında çokça konuşulan “Frères En Art”ı yazmıştır. 

1909 yılında sağlığı kötüye gitmeye başlayan Debussy, her şeye rağmen müziğini bırakmayıp Avrupa’da birçok yeri gezerek konserler vermiştir fakat Birinci Dünya Savaşı’nın da etkisiyle kendini bestelerinden çok hayranlık duyduğu Chopin’in çalışmalarını incelemeye adamıştır. Günden güne kötüye giden hastalığına yenik düşen Claude Debussy, 25 Mart 1918’de Fransa’nın başkenti Paris’te hayatını kaybetmiştir.

Claude Debussy, 19. yüzyılın geleneksel müzik anlayışını yıkmak istemiştir. Asla alışılagelmiş armonilere inanmadığı için kendine has olan 21 nota ölçeğini kullanmayı tercih etmiştir. Belli çerçeveler arasında bırakılan enstrümanları farklı farklı alanlarda değerlendirmeyi amaçladığı için dönemine göre oldukça modern bir besteci olmuştur. Bu çağdaşlık, Debussy’nin eserlerinin günümüzde dahi keyifle dinlenip yorumlanmasını sağlamıştır.

0 0 votes
Yazıyı Puanla
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments