Chopin’in Do Minör Prelüdü Üzerine Analiz

Loading

Frederic Chopin’i̇n Op.28 No.20 Do Mi̇nör Prelüdünün İncelenmesi̇


Ön Söz

Öncelikle değerli müzisyen dostlarım, saygıdeğer hocalarım ve sevgili sanatseverler de dahil olmak üzere herkesi can-ı gönülden selamlıyorum. Eser inceleme makaleleri sersinin ikincisi ile yeniden karşınızdayım. Bu makalemde piyano eserlerinin babası ve ayrıca Piyano Trio, Piyano ve Çello için sonat, Piyano ve Flüt için Rossini’nin teması üzerine varyasyonlar ve Piyano ve Şan için Polonya Şarkıları (İng. Polish Songs) besteleyen; Romantik Dönem’de nam salan Polonya’lı besteci Frederic François Chopin’in Op.28 No.20 Do Minör Prelüd’ün armonik yönünden – gerek akorlar, gerek kadanslar, gerek akor dışı sesler – incelenmesini ele almak istiyorum ama öncesinde Frederic F. Chopin’in kısaca hayat hikayesini ve prelüdün tanımını da ele alacağım. Makaleme geçmeden önce de birkaç şey belirtmek isterim; herhangi bir eseri form, armonik, teknik ve icra yönünden incelemek ve incelenen eseri başka bir eserle form, armonik, teknik ve icra yönünden karşılaştırmak, aynı beyin ameliyatı gibidir. Hâliyle; bir eseri incelemeden önce – “Johannes Brahms’ın Op.39 No.3 Sol Diyez Minör Valsi’nin incelenmesi” isimli makalemde de belirttiğim gibi – bestecinin hayat hikayesinin, biz müzisyenlere miras bıraktığı eserlerin – bu sonat olabilir, prelüd olabilir, füg olabilir, interlüd olabilir, etüd olabilir veya başka bir şey olabilir – hakkında bilgi sahibi olmak gereklidir ve bununla birlikte; akor ve çevrimleri, kadanslar – örneğin; Otantik Kadans, Plagal Kadans, Yarım Kadans ve Kırık Kadans vesaire -, akor dışı sesler – yani İng. Non-Chord Tones – ve form çeşitleri – meselâ ikili form (İng. Binary Form), üçlü form (İng. Ternary Form) – hakkında bilgi edinmek de lazımdır. Ölçüde bulunan akoru belirtmek için ise tonalitedeki sesin derecesini; sonra da kök ya da çevrim olduğuna dair şeyler var ise bunları Romen rakamıyla belirtmemiz gereklidir. Bu vermiş olduğum örnekleri; “Johannes Brahms’ın Op.39 No.3 Sol Diyez Minör Valsi’nin incelenmesi” isimli makalemde bulabilirsiniz. Şimdi yazımıza geçebiliriz. Umarım beğenirsiniz.

Pi̇yano Eserleri̇ni̇n Babası Olarak Bi̇li̇nen Frederic Chopin Ki̇mdi̇r?

Piyano için bir sürü eserler bestelemiş ve bununla birlikte Piyano Trio, Piyano ve Çello Düet için Sonat, Piyano ve Flüt için Giacomo Rossini’nin teması üzerine varyasyonlar ve Piyano ve Şan için Polonya Şarkıları bestelemiş olan ve Romantik Dönem’in en dahi ve en üstün yetenekli bestecisi olan Frederic François Chopin (Lehçe; Frederyk Franciszek Chopin), 1810 senesinde Polonya’nın kalbi Varşova yakınlarında Zelazowa-Nowa kasabasında Dünya’ya gözlerini açtı. Chopin’in doğumunun akabinde ailesi, Varşova’ya taşındı çünkü; Varşova’da kültür ve sanat yaşamı, önemli bir atılım içerisinde idi. Frederic Chopin, babasından Fransızca dersleri almanın yanı sıra, annesinden de piyano dersleri alıyordu. Chopin, 6 yaşından sonra annesinden aldığı piyano derslerini tamamladı ve ardından dostlarının naçizane önerileri üzerine 5 yıl boyunca Bohemya’lı piyanist Wojciech Zywny ile piyano çalışmaşarını sürdürdü. Bu süre zarfında Chopin, Barok Dönem’in babası olarak bilinen Johann Sebasitan Bach’a ve Klasik Dönem’in bestecisi olan Wolfgang Amadeus Mozart’a olan bağlılığı hayatı boyunca devam edecekti. Bach’ın prelüd ve füglerini her zaman büyük bir hayranlıkla çalmıştır. Yaşamının son yıllarında bunları ezbere çaldığını gören öğrencisi, bu denli zor yapıtları nasıl aklında tuttuğunu sorduğunda Chopin şu yanıtı vermiştir: “Böylesi bir müziği insan tüm yaşamı boyunca unutamaz.” Annesinden ve öğretmeninden dolayı Polonya halk ezgilerini seven Chopin 1817’de henüz bir yıldır düzenli piyano dersleri alırken iki Polonez bestelemiş, notaları iyi yazamadığı için yapıtların kâğıda geçirilmesini babası Mikolaj Chopin üstlenmiştir. Günümüzde Sol minör Polonez ve Op. Post. Si bemol majör Polonez olarak anılan yapıtlar bestecinin dönemin örneklerindeki dili ne denli ustaca yenilediğinin en iyi kanıtıdır. 1818 başlarında Chopin halk önünde ilk konserini vermiştir. Konserde Adalbert Gyrowetz’in Sol minör Piyano Konçerto’sunu seslendiren Chopin olağanüstü yeteneği karşısında dinleyicileri hayrete düşürmüştür. Chopin 1826 yılında üniversiteye bağlı Varşova Lisesinde beste ve müzik teorileri üzerine eğitim görmeye başlamış, bu süreçte Josef Elsner ile çalışmıştır. 1823-26 yılları arasında yeni besteler yazan Chopin, birbiri ardına gelen konserlerden sonra 1829 yılında Viyana’ya gitmiş ve bu sanat merkezin de aynı yıl iki konser vermiştir. Polonya’nın en büyük piyanisti ve bestecisi olarak kabul edilen Chopin, 8 Eylül 1831’de Paris’e yerleşme kararı almış, Paris’teki sanatçılar arasında en çok Liszt ile arkadaş olmuştur. 1948 yılında Londra’ ya giden burada konserler veren Chopin ardından İskoçya’ ya gitmiş burada da bir dizi konser vermiştir. Londra’ya döndüğün de sağlığı iyice bozulan Chopin Paris’e dönmeye karar vermiş, 17 Ekim 1849’da otuz dokuz yaşında ölmüştür. Ölüm haberi Paris’te büyük yankı uyandırmıştır. Cenazesinde vasiyeti üzerine, Mozart’ın Requiem’i okunmuştur. Yine isteği üzerine öldükten sonra, kalbi çıkarılarak Polonya’ya gönderilmiştir. Chopin’in piyano için bestelediği yapıtlar çalgının gelişmesine büyük katkı sağlamıştır. Yaşamı boyunca bestelediği; Çeşitleme, Sonat, Konçerto, Ballad, Vals, İmpromptu, Etüt, Polonez, Prelüd, Mazurka, Vals ve Noktürn gibi müzik türlerini içeren yapıtları ile Chopin birçok besteciye ilham kaynağı olmuştur. Chopin’in yaşadığı dönemden günümüze kadar bestelediği eserleri neredeyse her piyanistin konser programlarında başlıca seslendirdiği yapıtları arasında yer almaktadır.

(Resim 1: Frederic François Chopin)

Prelüdün Tanımı

Prelüdün tanımını “Tonaliteler öncesi, tonaliteler ve Bach’ın Tonal Sistemi oturtması” isimli makalemde vermiş idim fakat ben, yine de üzerinden geçmek istiyorum. Prelüd, başlangıç anlamına gelmektedir. Klasik Müzik’te prelüd, giriş eseri ya da başlangıç eseri anlamına gelmektedir. Prelüd’ün Türk Musıkîsi’nde mukabili Peşrev’dir. Frederic Chopin’in bestelemiş olduğu 24 prelüdler (Op.28); Claude Debussy’nin 24 Prelüdler (1’inci kitaptaki 12 Prelüdler; L.117 ve 2’nci kitaptaki 12 Prelüdler; L.123), Johann Sebastian Bach’ın bestelemiş olduğu 48 Prelüd ve Fügler (İyi Tempere Edilmiş Klavye Kitabı I-II), Sergei Rachmaninoff’un bestelediği prelüdler – Op.3 No.2 Do Diyez Minör Prelüd (ki bu prelüdü 13 Aralık 2018’deki Piyano Akşamı konseri’nde ve 21 Aralık 2018 tarihinde aktif olarak katılım sağladığım Doç. Gökhan Aybulus’un piyano masterclassında icra etmiştim.), 10 Prelüdler (Op.23), 13 Prelüdler (Op.32) – bunlara örnektir.

Prelüdün Armoni̇k Bakımdan Anali̇zi̇

Öncelikle, belirtmek isterim ki Rus besteci Sergei Rachmaninoff, bu eser üzerine varyasyonlar da (Op.22) bestelemiştir. Haydi başlayalım bu eseri incelemeye. Bu eserin tonalitesi Do Minör’dür çünkü üç tane bemol barındırmaktadır. Bu üç bemoller; SiB, MiB ve LaB’dür. 13 ölçülük bir eserdir ve 4/4’lük zaman kalıbındadır. 4/4’lük, aynı zamanda da C (İng. Common Time) ile gösterilir. 

(Resim 2: Prelüdün ilk dört ölçüsü)

İlk önce, öö.1’deki ilk vuruşta i akoru – yani tonik akor – mevcuttur; ikinci vuruşta iv7 akoru vardır (yani Fa minör 7’li akoru; Fa sesi de subdominant sestir); üçüncü vuruşta V7 akoru vardır fakat Re-Fa seslerinden önce MiB-Sol sesleri, öncü olarak rol oynamaktadır – yani antisipasyon vardır ve (ant) simgesiyle gösterilir. – akabinde de öö.1’in son vuruşunda i (tonik) akoruna geri dönüş yapmıştır. Sonra, öö.2’deki ilk vuruşta submediant akoru – yani VI akoru – görmekteyiz. İkinci vuruşta Napoliten akoru (yani N akoru) mevcuttur. Napoliten akoru, herhangi bir majör ya da minör tonalitenin ikinci derece sesinin – yani süpertonik sesinin – yarım ses pestleştirilmesi ve bunu akorlaştırılması sonucu oluşur ve Napoliten akorunu şöyle gösterebiliriz; N (Napoliten kök akor), N6 (Napoliten 1’inci çevrimi) ve N6/4 (Napoliten 2’nci çevrimi) olarak gösterebiliriz. Ayrıca Napoliten akorunun yanında da Napoliten 7’li akor da var ve bunu şöyle gösterebiliriz: N7 (Napoliten 7’li akoru kök pozisyonu), N6/5 (Napoliten 7’li akorunun birinci çevrimi), N4/3 (Napoliten 7’li akorunun ikinci çevrimi) ve N2 veya N4/2 (Napoliten 7’li akorunun üçüncü çevrimi) olarak gösterebiliyoruz. Neyse, konumuzu dağıtmayalım… öö.2’nin üçüncü vuruşta V7/VIII – yani submediantın dominant 7’li – akoru vardır ve SiB-ReB’den önce gelen Do-MiB sesleri, birer öncüdür – yani antisipasyon (ant) yapmıştır. – akabinde de dördüncü vuruşta submediant – yani VI akoru – ile karşı karşıyayız. Daha sonrasında, öö.3’teki ilk vuruşta V7 akoru (dominant 7’li akoru) mevcuttur. Sonraki vuruşta – yani 2’nci vuruşta – V7/iv akoru – yani subdominantın dominant 7’lisi – vardır. Üçüncü vuruşta, iv akoru vardır lâkin Fa sesinden önce gelen Sol sesi, antisipasyon (ant) – yani öncülük – yapmıştır ve dördüncü vuruşta tonik akoruna – yani i akoruna – geri dönmüştür… öö.4’te de bu sefer ilk vuruşta V7/V akoru vardır – yani dominantın dominant 7’lisi vardır. – ve ikinci vuruşta V akoruna – yani dominant akoruna – gelmiştir. Sonrasında öö.4’ün 3’üncü vuruşunda yeniden V7/V akoruna geçmiştir ama La Natürel’den önce gelen Si Natürel sesi, öncü – yani antisipasyon (ant) – olarak rol oynamıştır ve aynı ölçünün son vuruşunda V akoru ile Yarım Kadans – yani İng. Half Cadence (HC) – yapıp öö.5’e geçecektir.

(Resim 3: Prelüdün 5-8. ölçüleri)

Gelgelelim, öö.5’e… öö.5’in ilk vuruşu i akoru – tonik akoru – ile başlar, ikinci vuruşta VI6 – yani submediant akorunun ilk çevrimi – akoru mevcuttur. Sonra, aynı ölçünün üçüncü vuruşta viio akoru vardır amma velâkin ki Fa sesi eksiktir ve sonra üçüncü vuruşun son sekizliğinde bulunan Fa# sesi, dördüncü vuruşa geçerken kaçış – yani escaping (e) – notası rolünü üstlenmektedir ve son vuruşta mod karışımı vardır – yani İng. Mode mixture – ve bu mod karışımı v akoru – yani dominant akorunun minör oluşu – ile oluşmuştur. Akabinde; öö.6’da ilk vuruş, ii/V akoru – yani dominantın süpertoniği – mevcuttur ve ikinci vuruşta Fransız Artık 6’lı (Fr+6) akoru vardır (Artık 6’lı akoru derken bir şey daha eklemek istiyorum; Artık 6’lı akorları, 3’e ayrılır. Bunlar; İtalyan Artık 6’lı (It+6),  Fransız Artık 6’lı (Fr+6) ve Alman Artık 6’lı (Ger+6) akorlarıdır. İtalyan Artık 6’lı (It+6) akorunun kurulumu altta M3 aralığı ve üzerine yarım ses tizleştirilmiş 6’lı ses ekleme ile olur. Fransız Artık 6’lı (Fr+6) kurlumu ise yine altta M3 aralığı, sonra M3’teki üst sese M2 aralığı ve üzerine de tizleştirilmiş 6’lı ses ekleme ile olur. Son olarak Alman Artık 6’lı akoru (Ger+6) yine M3 aralığı üzerindeki üst sesin üzerine m3 ekleyerek ve yarım ses tizleştirilmiş 6’lı ses eklenmesi ile oluşur ve Alman Artık 6’lı akoru, Dominant 7’li akoru ile aynı duyulur ama Dominant 7 (V7) akoru farklı, Alman Artık 6’lı (Ger+6) akoru farklıdır). Aynı ölçünün 3’üncü vuruşunda V akoru vardır ve son sekizlikte bulunan Do ve La Natürel sesi, son vuruştaki V2 – yani dominant 7’li akorunun üçüncü çevrimi – akoruna geçerken ikili geçiş notası – yani İng. Double passing (dp) – rolünü üstlenmiştir… öö.7’deki ilk vuruş, i6 – yani tonik akorunun ilk çevrimi – ile başlamıştır. Yine aynı ölçünün 2’nci vuruşunda iv (subdominant) akoru mevcuttur – yani subdominant akoru vardır – ve üçüncü vuruşta V6 akoru, üçüncü vuruşun üst sesinde olan Fa ile birlikte V6 akoru, bir anda V6/5 akoruna dönüşmüştür. Aynı ölçünün son vuruşunda i (tonik) akoruna geri dönüş yapılmıştır. Daha sonra öö.8’de VI (submediant) akoru ile başlamıştır ilk vuruşuna ve ikinci vuruşta Napoliten akoruna (N) akoruna geçmiştir. Sonra aynı ölçünün üçüncü vuruşunda V7 akoru vardır fakat Re’den önce gelen MiB sesi, öncülük – yani antisipasyon (ant) – etmiş olup son vuruşta i (tonik akoru) yaparak Tam Otantik Kadans – yani İng. Perfect Authentic Cadence (PAC) – yapmıştır.

(Resim 4: Prelüdün 9-13. ölçüleri)

Ve; öö.9 – 12’de oluşan hadiseler (akorlar, akor dışı sesler ve kadanslar vs.) aynı öö.5-8’deki gibidir. Son olarak, öö.13’te i akoru ile kapanışı yapmıştır. Bu eserde genel olarak bütün ölçüler, birbirlerini ritmik, motivik olarak birbirlerini taklit etmişlerdir yani sekvans (İng. Sequence) yapmıştır.

Son Söz

Bu makalemde Frederic Chopin’in Do Minör Prelüd’ü (Op.28 No.20) armonik bakımından inceledim. Öncesinde kısaca Frederic Chopin’in hayat hikayesine ve Prelüd’ün tanımına da değindim. Eğer açıklayıcı olabildiysem ne mutlu bana ve bu makalemi beğenebildiyseniz ne mutlu hepimize. Ayrıca bu eserin linkini de aşağıya da bırakacağım. Bir sonrak makalemde görüşmek dileği ile hoşça kalın, müzikle kalın, sevgiyle kalın.

Yazıda konusu geçen eserlerin kayıtları:

Kaynakça

5 1 vote
Yazıyı Puanla
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments